descartes bu soruyu; "dusunen canlidir."
andre gide; "insan hisseden hayvandir."
emile durkheim; "insan sosyal hayvandir."
camus; "isyan eden canlidir."
karl markx; "insan alet kulanan hayvandir." biciminde cevapliyor.
kendileriyle iftihar edilen bu felsefecilerin bir soruya bu kadar dengesiz cevaplar vermesi sasirticidir. bunun sebebi insanin tum boyutlarinin butuncul bakis acisiyla gorulmemesidir denilebilir. elbette her birinde gerceklerden paylar vardir ama bazen parcalanan gercekler gercek olmaktan cikiyor.
dort cesit insan vardir...
bilmeyen ve bilmedigini bilmeyen, o bir aptaldir. uzak dur !
bilmeyen ve bilmedigini bilen, o basit bir insandir. ogret !
bilen ve bildigini bilmeyen, o uykudadir. uyandir !
bilen ve bildigini bilen, o akilli bir insandir. izle onu ''lady burton'' demiş bunu.
sonuç olarak insan tanımı güç varlık. bunlar, yer içer, bi kısmı üretir bi kısmı sadece tüketir, üremeye pek bi meraklıdırlar, herzaman kendi kişisel çıkarları ön plandadır fakat topluluk* halinde yaşamaktan da bitürlü vazgeçememişlerdir, kendi hemcinsleri arasında sürekli bir yarış ve hazmedememe vardır, dost gibi gözüküp çaktirmadan kuyu kazmayı pek iyi becerirler, en büyük eğlenceleri dedikodudur, hobi dedikleri tatmin edici eylemleri vardır, özellikle bu hobilere göre gruplaşıp çevre oluştururlar, öğrendikçe daha bi güçlenirler, çok şey bileni herzaman acı çekmeye mahkumdur, az şey bilen ise hayata dah pembe bakar, bazılarının ömürleri kısa*, bazılarının ise uzundur**, varoldugundan beri nasıl meydana geldiğine dair kanıtlanmış bir fikri yoktur, dünyanın mutlak hakimidirler ayrıca, birbirini öldürecek kadar da korkunçturlar...
adina savaş dedikleri ve toplulukların çobanları olan liderlerinin seçimi olan anlaşılması güç bir eylemleri vardır. ve birde para denilen asıl efendileri...
Ben ise insan değilim. Çoğu otoriteye göre şeytanın ete kemiğe bürünmüş haliyim. Ve bu türün sonu geldiğinde karşılarına geçip gülmekten onur duyucam